190
            
            
              Kelam da değerlidir.
            
            
              Altın yere düşmesiyle değerden düşer mi? İnci sedef içinde kirli madde-
            
            
              ler içerisinde, yakut taşı madeninde, toprak çamur içinde kıymetsiz midir?
            
            
              Yakutu ve inciyi tanıyan arar, bulur ve ayırır. İdrak sahipleri de kıssadan
            
            
              hisse kaparlar. Kendilerine kemal kaynağı ederler. Belki öyle kelamı arar-
            
            
              lar, bulurlar, damıtırlar ve özünü ruhlarına gıda, akıllarına lamba, nefisleri-
            
            
              ne kalay ve hayatlarına huzur amili kılarlar.
            
            
              Denildi: Eserin düşüklüğü asla müessirin düşüklüğüne delil olamaz.
            
            
              Hırsız, cani, zani ve zalim insanlar Yüce Allah’ın eserleridir; yaratıklarıdır.
            
            
              Hâşâ bunların kalite düşüklüğü müessir ve yaratıcı olan Yüce Allah’a leke
            
            
              mi olur? Makamına ayıp mı olur? Ululuğunda eksiklik mi olur?
            
            
              Denildi: Böyle hikâyeler ve kelamlar o üstün zatlara iftira da olabi-
            
            
              lir. Çünkü misyonerler durmadan İslam dinine ve din elemanlarına çamur
            
            
              atmaktadırlar. Fesatlarını müslümanlar arasına soktukları gibi aynı fe-
            
            
              sadı eserlerine de sokmaya çalışmışlar. Bölüm bölüm haline getirmekle,
            
            
              müslümanların gövdesini dilim dilim duruma sokmakla, İslam ülkelerini
            
            
              bozdukları gibi za‘afa düşürmekle kuvvetlerini ve hedeften kaydırmakla
            
            
              düşünce ve düşünce alanı olan eserlerini tahrip etmek için var güçlerini
            
            
              harcamışlar, harcıyorlar ve harcayacaklar.
            
            
              Seni görünce timsah gibi gözyaşını döker amma amacı seni kendisine
            
            
              yanaştırmaktır, daha sonra avlamaktır, daha sonra varlığını dişler arasına
            
            
              alıp ezmektir ve yutmaktır. Şair ne güzel söylemiştir:
            
            
              
                Geçme düşman köprüsünden
              
            
            
              
                Koy götürsün su seni.
              
            
            
              
                Yatma tilki gölgesinde
              
            
            
              
                Koy yesin aslan seni.
              
            
            
              Düşman, bu tür fesadı hadis-i şerife bile sokabilmiştir. Fakat İslam
            
            
              âlimlerinden İmam Süyuti gibi zatlar münker hadisleri, mevzu hadisleri
            
            
              ve zayıf hadisleri beyan etmişlerdir. Böylelikle hadis-i şerif fesatçıların fe-
            
            
              sadından tecrit edilmiş. Peki, Fahr-i Âlem’in sözlerine bu fesat sokulunca
            
            
              velilerin eserlerine sokulmaz mı?
            
            
              Zamanın önde gelen bazı alimlerinin de maalesef eserleri çok kısa müd-
            
            
              KÜLLİYAT-I SUĞRA