Page 96 - Vusta

Basic HTML Version

KÜLLİYAT-I VUSTA
95
NİÇİN HAÇA TAPILDI?
Kestelani, bu hadisi 101-4 sahifesinde şöyle bir açıklamıştır: Yahudi-
lerden bir grup İsa (a.s.) ve annesini esir alırlar. İsa (a.s.) onlara beddua
eder. Mesh olurlar. Domuz ve maymun kesilirler. Bundan ötürü Yahudi-
ler toplum olarak İsa (a.s.)’nın katline icma ederler, karar verirler. Yüce
Allah, onu göklere kaldırıp götürmesinden haberdar eder.
Arkadaşlarına “Hanginiz şeklime girmeye, sonra öldürülmeye, sonra
asılmaya, daha sonra cennete girmeye rıza gösterir?” der.
Hemen birisi “Ben rıza gösteririm” diyerek ayağa kalkar. Yüce Allah
ona İsa (a.s.)’ın benzerliğini verir. Üzerine gidip öldürürler ve asarlar.
Başka bir rivayette de şöyle denilir: Münafık bir kimse içte kâfirdi
ama dışta İsa (a.s.)’a inanmış gibi görünürdü. İsa (a.s.) gizlendi. Ama
münafık yerini Yahudilere gösterdi. İsa (a.s.)’ın gizlendiği yere girdiler.
Yüce Allah İsa (a.s.)’ı göklere kaldırdı. Benzerliğini münafığa verdi.
İsa (a.s.)’ın yerine onu öldürdüler. Sonra aralarında çelişkiye düştüler.
Kimisi “İsa (a.s.) öldürülemez” dedi. Kimisi de “Gerçekten o öldü-
rüldü ve asıldı” dedi. Bazıları da “Öldürülen İsa ise arkadaşımız nerede?
Öldürülen arkadaşımız ise İsa nerede?” dediler. Kimisi “İsa göğe
kaldırılmış” dedi. Kimisi ise “Beden arkadaşımızın bedenidir. Yüz ise
İsa’nın yüzüdür” dedi. Sonra İsa (a.s.)’a inananlara giriştiler, öldürdüler,
astılar ve cezaevlerine tıkadılar.
Bu zulmün haberi Roma imparatoruna kavuştu. Ona “İsa isminde bi-
risi zuhur etti. ‘Ben Allah’ın elçisiyim’ dedi. Ölüleri diriltirdi. Lal, sağır
ve alaca gibi hastaları sağlığına kavuştururdu. Çok acayip işler, eli üzeri-
ne duasının bereketiyle zuhur ederdi. Yahudiler ona tabi olanlara çeşitli
işkenceler yaparlar, kendilerine acı ölümleri tattırırlar” denildi.
Roma imparatoru asılanı darağacından indirdi. Darağacını “İsa üzeri-
ne asılmış” diyerek belli bir yere koyup darağacına –yerinde olmayan–
saygıyı gösterdi. O ağaçtan çok haçlar yaptı. O günden sonra Hristiyanlar
haça tapar oldular. Evet, hurafe çok korkudan olduğu gibi, çok sevgiden
de doğar. Manadan çıplak olan egemen, dinî idareyi de ele alırsa milletini
illetten zillete, zafrandan katrana götürür.