Page 299 - Vusta

Basic HTML Version

298
HÜSNÜ GEÇER
Evet, fazla yemek, fazla içmek, fazla uyumak, fazla ilişkide bulun-
mak bedeni, zararlı sahraya, dikenli sahaya saptırmaz mı veyahut çeşitli
hastalıkları ve mikropları taşıyan balçıklara daldırmaz mı? Bunlar dikkat-
sizliğin ve ölçüsüz davranışların maddi zararlarıdır. Bunun yanında ma-
nevi zararlar da vardır. Maddi zararlar dünya hayatını felç ettiği gibi, ma-
nevi zararlar da ahiret saadetini yok edebilir.
4. Nasıl ki Yüce Allah buyurur: Ey insan! Her hâlükârda, her işinde
ve davranışında, gezinde ve yiyişinde dikkatli ol. Zira sonuçta dönüşleri-
niz banadır. Yaptıklarınızdan dolayı (iyi davranışlı olursanız) sizi ödül-
lendirebilirim, (kötü davranışlı olursanız) sizi cezalandırabilirim. “Dönüş
sadece banadır.”
Ey insan! Şereflisin. Çünkü, varlıkta gördüğün her şey kusursuz ola-
rak çalışmaktadır. Çalışmaları da hizmetine yöneliktir. Yüce Allah ta-
rafından sana bağışlanmış imkân, yetenek ve akıl ile üstünsün. Varlıkta
bulunan belirli bir ölçüde her şeyi egemenliğine alıp ondan yararlanmak-
tasın, ama akıl yeteneğini, güçlü imkânı sana veren ve varlıkları sana mu-
sahhar eden Yüce Allah’tır. Bu doğrultuda Yüce Allah’ı tanıyıp şükreder-
sen oluştan ölüşe kadar olan yolculuğun senin için dünyada huzur kaynağı
olduğu gibi, ahirette de, saadet ve selamete gebe kalır. İşte mutluluk bu-
dur. Yoksa yazın birkaç ayında yaylalarda geçici hayat sürmüş, köylere
indikten sonra hazırlıksız olan insanın başı pişmanlık ve ah çekmek kaya-
larına çarpmaktan başka ne sonuca gider.
Evet, dünya bir yayladır. Katığı dindir, imandır, helal peşine koş-
maktır. İnsanların hukukunu düşünmektir, güçsüzleri gözetmektir, muh-
taçların ihtiyaçlarını gidermektir, zikirdir, fikirdir vb. çeşitli faziletlerdir.
Dünya yaylasından ahiretin asıl yerleşimine indikten sonra bu tür fa-
ziletlerin sahipleri elbette ki her mutluluğa şayestedirler. Yoksa, yok,
çünkü:
Gelen durmaz, giden dönmez.
İki
kapılı
handır
bu.