Page 261 - Vusta

Basic HTML Version

260
HÜSNÜ GEÇER
Bilmeliyiz, Yüce Allah’ın rızasına giden yol kesinkes insanların
vasıtasıyla kolaylaşır. Yoksa peygamberlerin gönderilmesinde ne fayda
olabilirdi?
Ey insan! Oluştan ölüşe kadar, sen çok mühim bir yolculuktasın.
Sakın bu yolculukta gafil olma. Bu yolculukta gafil olan bir insan, kendi-
sini Yüce Allah’ın gözetiminde olduğunu bilmediğinden, ölümü düşün-
mediğinden, helal haram demeden şehvani arzuların ve nefsani isteklerin
peşine düşer. Bu düşüş de hayvani derekesinin ta kendisidir.
Ey insan! Dünyada iyilikle anılan, şan, şeref kazanan, topluma
aydınlık noktası olan, maddi ve manevi bakımlardan beşeriyeti bilinçlen-
direbilen ancak çalışan, uyanan, akıllı ve aklını iyilikte kullanan kimse-
lerdir. Aklı kuvvetli, üstün yetenek sahibi; akıl ve yeteneklerini kullan-
maz ise, veyahut kötülükte kullanırsa, dünyada nefretten başka, ahirette
mutsuzluktan başka nereye gidebilir?
Şunu da unutma. Yeteneklerini gerekli yerlerde kullandın, elini ger-
çek bir rehbere uzattın, bu yeterlidir, deme. Yüce Allah’ın lütfuna tesli-
miyet göstermelisin. Yani sebeplere başvuracaksın, çalışacaksın, yalvara-
caksın, Allah’ın iradesine teslim olacaksın. Teslimiyetle insan mutluluğa
gidebilir. Teslimiyetle kör olan, doğru yolda yürüyebilir. Teslimiyetle
hasta olan, doktorun verdiği tedaviden yararlanabilir. Teslimiyet ol-
mayınca, selamet sahiline varmak imkânsız derecede zordur.
Allah (c.c.) Kadir-i Mutlak’tır. İradesi kırılmayı, kudreti aczi ve
usanmayı bilmez. Lütuf hazineleri tükenmeyi tanımaz. Kulluk yapıp tes-
limiyeti gösterirsen, kesinkes rızasının devletine kavuşursun.
Ey insan! Allah (c.c.) dünyayı güneşsiz de aydınlatabilirdi. Gök kud-
reti gibi, yağmuru bulutsuz da yağdırabilirdi. İnsanı İsa (a.s.) gibi babasız,
Âdem (a.s.) gibi anasız ve babasız yaratabilirdi. Ama Allah (c.c.) her işi
bir sebebe bağlamıştır. Sebepleri iyice düşünelim. Çünkü sebepler mü-
sebbip olan Yüce Allah’ın tanımlayıcısıdırlar.
Öyle ise, iş olmayınca sebep tanınmaz. Sebep olmayınca müsebbip
bilinmez. Sebep hem işin etkenidir, hem de müsebbibin göstergesidir. Öy-
le ise çalışırken sebepleri elden bırakmayalım.