Page 232 - Vusta

Basic HTML Version

KÜLLİYAT-I VUSTA
231
biz mahrumuz.”
150
Ekme meşakkati çektik, sürdük, tohum, ilaç, gübre
masrafına katlandık ama hiçbir gelir elde edemedik. Testi kırıldı su dö-
küldü, deyip dururlar.
Günün birinde bir köyün yakınında bulunan bir gölün ke-
narındaydım. Gölde yüzen kazların, ördeklerin ayaklarının perdeli; suyun
kenarında rızkını toplamak için yeri kazıp araştıran tavukların bilekleri
kuvvetli, ayaklarının perdesiz, tırnaklarının sert ve sivri olduğunu gör-
düm. Hemen “Sübhanallah! Yüzmeye elverişli perdeli ayakları ördeğe,
kazmaya uygun perdesiz ayakları tavuğa veren Allah’tan başka kim olabi-
lir?” dedim. Horoz mudur? Hayır. Sahipleri midir? Hayır. Kör tabiat
mıdır? Hayır. Rastlantı mıdır? Hayır. Çünkü bunların bir kısmının bu işte
rolünün olmadığını gözle görürüz. Bir kısmını da akıl ile anlarız ki tesir-
sizdir. Mesela horozun bu düzenden ne haberi vardır? Kör tabiatın bu uy-
gunlukta ne rolü olabilir?
KONUYU AYDINLATAN ÖRNEK
Mal helal yollardan kazanılırsa, gerekli ve meşru yönlere harcanırsa
mutluluk kaynağı, sevgiye dayalı yaşamın etkeni, maddi ve manevi dere-
celerin ulaşımında yegâne aracıdır.
Mal haram yollardan kazanılırsa, her hayırsızlığın belki her bereket-
sizliğin belki her belanın ve hoşnutsuzluğun amilidir. Yüce Allah mealen
şöyle buyurur: “
Doğrusu mallarınız ve çocuklarınız bir fitnedir. Büyük
ecir ise Allah katındadır.
151
Mal ve evladın hizmeti, koruması, geliştirip artırılması, insanı Al-
lah’ın ibadetinden alıkoyarsa veyahut imkân, mal ve evladın varlığı, in-
sanı zulme, zinaya, hukuk çiğneme gibi iğrenç işlere götürürse elbette ki
fitne, din ve dünyada fesat, ahlak ve inançta sarsıntı olur.
150 Vakıa, 63-67.
151 Teğabün, 15.