Page 45 - Vusta

Basic HTML Version

44
HÜSNÜ GEÇER
bir bal arısının gözü ve bir kelebeğin sezisi gibidir. Zira o zat-ı pak, aczi,
usanmayı bilmeyen kadim ve kavi sıfatlara maliktir. Dilerse zor olan iş
kolay, çok kolay olur. Dilemezse pek kolay işin, imkânsız hâle gelmesi
kadar zor olur.
Sır budur ki, enbiya ve evliya her zor gördükleri işte tamamen Yüce
Allah’a sığınırlardı. Sonra kolaylık görürlerdi.
Mesela; Fahr-i Âlem (s.a.v.) Bedir’in çetin savaşında secdeye
kapılarak yalvarışta bulundu. Zafere ermek için Yüce Allah’ın lütfuna
sığındı. Birkaç dakikada müşriklerin debdebeli ordusu tarumar oldu. Sa-
vaş Müslümanların zaferiyle sonuçlandı. Çünkü Müslümanların zaferinin
çok zor olması, Yüce Allah’ın muradıydı.
Mesela; Hazreti İbrahim (a.s.) korkunç ateşe atıldı. Ateş kendisine
gül, gülistan, serinlik ve selamet oldu. Çünkü İbrahim’in çok azgın ateş-
ten kurtuluşu Yüce Allah’ın muradıydı.
Yunus (a.s.) hutun karnında, denizin derinliklerinde boğulmadan,
ezilmeden sahil-i selamete atıldı. Çünkü Yunus (a.s.)’un sağ salim kal-
ması, hutun sahile getirip bırakması Yüce Allah’ın muradı idi.
İsmail (a.s.) kesin kesime gidiyor. Bütün teslimiyet ile babasının em-
rine amade oluyor. Ama Cibril-i Emin cennetten koç getiriyor. Fidye ola-
rak İsmail’in yerine o kesiliyor. Çünkü Allah’ın muradı, babasının mu-
radına teslim olan gencin hayatta kalmasıdır.
Hülasa; küçücük çekirdekten, ot ve karpuzun, bir nutfeden düşünen,
konuşan insanın, buhardan oluşan bulutun derya ağırlığında su taşımaları
ve denizlerin derinliklerinde hamsi ve balina gibi balıkların yaşamaları
mantığımızdan çok çok uzaktır; zor işler ve olaylardır. Velâkin Yüce Al-
lah’ın murat ettiğinden dolayı çok kolay bir biçimde bunlar ve benzeri
olaylar oluştular.
Sakın yeise kapılma! Kulluk görevini yerine getir. İnanarak Yüce Al-
lah’ın lütfuna sığın. Çaba harca. Doğru yoldan ayrılmadan yürü. Su
akışına devam etmekle deryaya kavuştuğu gibi sen de –zor ve uzak olsa
bile– günün birinde amacına ulaşacaksın.