267
            
            
              ne girer ki saatlerce hissettiği ruhani lezzet nedeni ile rabıtasından ayrılma-
            
            
              yı isteyemez. Çünkü bu hal cenneti bir hal gibidir. Bu hale giren ayrılmayı
            
            
              düşünemez. Başka biri şöyle der:
            
            
              
                “Benim muhabbetimde yok olmazsan beni sevememişsin. Benim res-
              
            
            
              
                mim senin yüzünde görülmeyince muhabbetimde yok olmamışsın.”
              
            
            
              Hülasa yağmurla yeryüzü yeşillenip bitki ve çiçeklerle süslendiği gibi
            
            
              Allah dostlarının rabıtası ile insanın kalbi Allah (c.c.) zikri, üstün ahlak,
            
            
              sarsılmaz iman, sevgi ve muhabbet ile süslenir.
            
            
              Bu denenmiştir. Denenmiş ve tecrübeye dayalı konu belirgin hükmüne
            
            
              girdiği için delil istemez. Fakat bununla beraber bazı alimler gönüllerdeki
            
            
              şüpheyi kaldırmak için rabıta hakkında konuşmuşlar ve eser yazmışlar. İbn-i
            
            
              Hacer-i Heytemi,
            
            
              
                Fetavayi Hadisiyye
              
            
            
              ’sinde,
            
            
              
                Fakarat
              
            
            
              sahibi Ubeydullah-i
            
            
              Ahrar,
            
            
              
                Reşehatta
              
            
            
              , Said Seyda el-Cezeri
            
            
              
                “Eddabite firrabite”
              
            
            
              adlı kitabın-
            
            
              da Mevlana Halid yazdığı kıymetli
            
            
              
                Mektubunda,
              
            
            
              Mevlânâ,
            
            
              
                Mesnevî
              
            
            
              ’nin
            
            
              çeşitli yerlerinde vb. nice âlimler eserlerinde rabıtanın yararını, delillerini
            
            
              çok güzel bir şekilde açıklamışlardır. Eserler müracaat edilirse konu açık-
            
            
              lığa kavuşur, gönül şüpheden temizlenmiş olur.
            
            
              Rabıta işten evvel,  işten sonra, yemek ve içmeden evvel, yemek ve
            
            
              içmeden sonra, uykudan evvel, uykudan sonra yapılmalıdır. Çünkü mürid
            
            
              velinin sevgisini kazanırsa o sevgi onu velinin amacına doğru çeker. Ve-
            
            
              linin yegâne amacı da Yüce Allah’ın rızasıdır. Bu çekiş insanı her türlü
            
            
              fenalıktan, kötü davranıştan ve arkadaştan uzaklaştırarak, huzurlu, temiz,
            
            
              güvenilir, ebedi mutluluğu kazandıran uğraşılara götürür. Yüce Allah:
            
            
              67
            
            
              
            
            
              
                ع ط
              
            
            
              َ
            
            
              ني �
            
            
              قَّ
            
            
              ت ُ
            
            
              م ْ
            
            
              لا َّ
            
            
              ل ِ
            
            
              ا ّ
            
            
              وٌ
            
            
              ُ
            
            
              د َ
            
            
              ع ٍ
            
            
              ض ْ
            
            
              ع َ
            
            
              ب ِ
            
            
              ل ْ
            
            
              م ُ
            
            
              ه ُ
            
            
              ض ْ
            
            
              ع َ
            
            
              ب ٍ
            
            
              ذ ِ
            
            
              ئ َ
            
            
              م ْ
            
            
              و َ
            
            
              ي ُ
            
            
              ء �
            
            
              َّ
            
            
              ل ِ
            
            
              خَ
            
            
              ْ
            
            
              ل َ
            
            
              ا
            
            
              
                “O gün takva sahiplerinin dışında samimi dostların bazıları bazıla-
              
            
            
              
                rına düşmandır”
              
            
            
              52
            
            
              buyurmaktadır. Yani dost edinmek; takva, zikir, fikir,
            
            
              üstün ahlak ve fazilet üzerine olmalıdır. Çünkü böyle bir dostluğun mey-
            
            
              vesi dünyada temiz yaşam, huzurlu hayat, ahirette mutluluk ve saadettir.
            
            
              Yüce Allah bu kemali cümlemize ihsan buyursun.
            
            
              •
            
            
              
                HATME
              
            
            
              : İki çeşit hatme vardır.
            
            
              
                Küçük hatme
              
            
            
              : Cemaat halinde ise her
            
            
              fert 25 defa “
            
            
              
                Estağfirullah
              
            
            
              ” dedikten sonra imamla birlikte sağ tarafından
            
            
              başlanarak yedi fatiha okunur. 100 salâvatı şerife (Allahümme salli ala
            
            
              52 Zuhruf suresi, ayet 67
            
            
              ŞEYH  M.  İZZETTİN EL-HAZNEVİ’NİN (K.S.) HAYATI