103
            
            
              Allah’ın deniz kurtlarını (köpek balıklarını) başına musallat ettiği büyük
            
            
              balığa benzer ki o kurtlar balığın dilini koparırlar ve onunla gıdalanırlar, o
            
            
              balık da yaralı olarak denizin dibine dalar. Sonra ölür ve daha önce yediği
            
            
              balıkların benzerine yem olur.
            
            
              140. Devlet; din esasları ile geliştiği, iman ile güçlendiği, adalete tu-
            
            
              tunduğu, çalışma ile öne geçtiği, ilim ile aydınlandığı, akıl ile yönetildi-
            
            
              ği, güzel ahlak ile zinetlendiği, yardımlaşma ve dayanışma ile gıdalandığı,
            
            
              güçlü görüş ve sağlam haberler ile geliştiği zaman büyük bir nimettir. Aksi
            
            
              takdirde  hüküm verip mahkûm eden, zulmedip kırıp geçen, her türlü iyilik
            
            
              ve huzurdan uzak, baskıcı yönetim olur.
            
            
              141. Devletin gayesi; hürriyeti sevdirmek, acıları ve baskıları sevgi ve
            
            
              muhabbetle gidermektir. Hürriyetin tesisi ittifakladır. Ortadan kaldırılması
            
            
              zulümledir. Zayıflaması rüşvetledir. Hürriyetin bekası hizmet ve güvenle-
            
            
              dir. Zevali tembellik ve hıyanetledir. Sona ermesi ise partileşmek ve yersiz
            
            
              tartışma ve çekişme iledir.
            
            
              142. Valilerden biri halifeye mektup gönderdi.
            
            
              
                “Falan beldenin imar
              
            
            
              
                ve çevre düzenine ihtiyacı var, biraz para gönderseniz de imar ve düzen
              
            
            
              
                için harcasak”
              
            
            
              , dedi. Halife ise ona; adaleti herkese uygulamasını, güzel
            
            
              ahlakın orada yaygınlaştırılmasına dair emir gönderdi.
            
            
              143. Ülkede ahlakın bozulması güç ve kuvvetin kaybolduğuna, kullar
            
            
              arasında fesadın ve bozgunculuğun yayıldığına işarettir. Milletler ancak
            
            
              ahlak ile devam eder, ahlak giderse devletler de gider.
            
            
              
                İRŞAT
              
            
            
              144. İslamdan daha sağlam din, imandan daha kıymetli nimet, Hz.
            
            
              Muhammed’den (s.a.v.) daha güvenilir gösterge, ahlakından daha üstün
            
            
              ahlak ve yolundan daha doğru yol asla bulunamaz. İşte bunlardan ayrılan
            
            
              hüsranlara girer. Huzursuzluk hüsranı, güvensizlik hüsranı, ümitsizlik hüs-
            
            
              ranı belki; dünya ve ahirette ondan daha ziyade mutsuz hiç kimse olamaz.
            
            
              145. İman İslam’a çağırır, İslam selamete çeker, selamet güvene götürür,
            
            
              güven gönül hoşnutluğuna iletir. Bu da yaşamın en tatlı çeşididir. Mevla
            
            
              böyle bir yaşamı ve böyle yaşama götürür sebeplere asılmayı bize ve mü-
            
            
              min kardeşlerimize nasip buyursun.
            
            
              146. Resul-i Ekrem (s.a.v.) organların korunmasını, dinde güçlü olma-
            
            
              MEVAHİB